Son derece zarif ve hassas… Damar ve sinir ağlarıyla örülmüş yapısında yaklaşık sekiz bin sinir ucu barındırıyor ve bu yoğunluk penistekinin iki katı. Klitoris yalnızca kadınların değil, insan vücudunun en hassas organı çünkü vücudumuzun başka hiçbir bölgesinde bu derece yoğun sinir ucu yok. Ne parmak uçlarımız, ne dilimiz ne de dudaklarımız onunla yarışabilir…
Bazıları saklı, bazıları çıkıntılı, bazıları küçük, bazıları büyük… Ama her bir klitoris sahibine özel birer aşk tomurcuğu… Hepsi de sahipleri tarafından keşfedilmeyi bekleyen benzersiz bir zevkin kaynağı… Bazıları sert ve baskılı, bazıları yumuşak ve çok nazik dokunuşlarla uyarılır. İnsan vücudunda yalnızca “zevk vermek” için var olan tek organ. Onun nasıl işlediği ve kullanılacağı her kadının kendini keşfetmesi açısından çıktığı bir yolculuk… Çoğu erkeğin sandığının aksine kadını cinsel yönden ateşli hale getirmek için oynanan bir “düğme” değil! Fakat orgazmın anahtarını da kimselere kaptırmıyor. Yunanca “kleitoris”ten gelen adındaki “kleis”in anlamı da anahtar, kapı sürgüsü demek… Klitoris, kadın ve erkek arasında cinsel duygu iletişimini doğrudan sağlayabilen tek organ… Bu yüzden ayrıca ilgi ve özen gerektiriyor.
1. Tüm memeli dişilerde bulunur
Evet, yanlış okumadınız. Balinalardan yarasalara tüm dişi memelilerde klitoris vardır. Pek çok diğer memeli de cinsel hazzı bizler gibi deneyimler. Fakat insanoğlu bu organdan cinsel zevk almak için özellikle evrilmiş sayılı birkaç türden biri.
2. Haz ile acının hassas terazisi
Klitorise hiçbir cinsel uyarım olmadan doğrudan dokunulduğunda öfke, acı, kaçınma ve tahriş hissi duyulması gayet normal. Bu sınırlar her kadında belli belirsiz ve farklıdır. Bu sebeple kendinizi ve partnerinizi cinsel anlamda keşfetmeniz ve tanımaya çalışmanız önemli. Cinsel bilgisi olmayan ya da az olan kadınlarda klitorise dokunulduğunda zevkten çok; acı ve nefret duygusu uyanması bu yüzden. Ama pes etmeyin… Önce cinsel olarak uyarılmış olmalısınız. Ancak ilerleyen süreçlerde klitoral uyarıya geçilmeli. Cinsel konularda bilgili ve tecrübeli kadınlar, klitorisin nasıl uyarılacağını iyi bildiklerinden bu acı ve nefret sürecini yaşamazlar…
3. Kadın orgazmı için gerekli
Kesin bilgidir bu. Her kadın farklıdır. Her kadının orgazm olması için farklı noktalardan uyarılmaları gerekir. Klitorisin anahtar görevi işte burada ortaya çıkıyor. Çünkü kadınların yüzde 30 gibi büyük bir bölümü, klitorisle temas olmadığı için ya da buna uygun pozisyonlarda sevişilmediği için orgazm olamıyor. 2014’te yapılan son araştırmalar, kadınların büyük çoğunluğunda “vajinal orgazm”ın yine klitorisin uyarılmasıyla mümkün olduğunu ve kadınların yalnızca yüzde sekizinin vajinal yoldan orgazm olabildiğini ortaya çıkarmış.
4. Penis gibi şişer
Tam uyarılmış bir klitoris normal halinin iki katı kadar şişer. Orgazm sonunda sönerek kasık kemikleri arasındaki yerine çekilir ve eski haline döner. Klitorisin kasık kemikleri arasındaki yerinin üstte ya da daha derinde oluşu duyarlılığına etki etmiyor. Orgazm sonrası klitorisin duyarlılığı çok fazla. Yani bilinenin aksine doğrudan bir temas zevk değil, acı verir. Bu süreçte klitoris tekrar uyarılmamalı, aynı peniste olduğu gibi dinlendirilmelidir.
5. Yaşadığımız sürece büyümeye devam ediyor
Klitoris yaşam boyu gelişimini sürdüren bir organ… Ergenlik bittiğinde doğum esnasındaki halinden yaklaşık 1,8 katı, menopoz döneminde ise doğumdan sonraki halinden yaklaşık yedi katı daha büyük olacak…
6. Söz konusu klitorisse kalitenin boyutla ilgisi var
Bir bütün olarak klitoris, hem ağırlık hem de uzunluk olarak penis kadar… Erkekte penis ne ise, kadında da klitoris aynı. Klitoris büyüklüğü kadından kadına çok önemli değişiklikler gösterebilir. Bu büyüklüğün orgazmda etkili olduğu MR taramalarında ortaya çıkmış. Klitorisin boyutları ne kadar küçük ve vajinadan ne kadar uzaksa kadınların orgazm olmalarının da o kadar zorlaştığı yapılan yeni bir araştırmanın son bulgularından…
7. İlle de büyüklük diyenlere…
Klitoris’in 0,5-1 santimlik dışarı çıkıntı yapan başına bakıp “küçük tepecik” denmiş olsa da, organın iki yana uzanan ters “Y” biçimli dokuları yaklaşık 20 santime varıyor! Klitorisin aşırı büyümesinin nedeni erkek hormonlarının fazlalığı, hormon tedavisi veya uzun süren klitoris mastürbasyonu olabilir. Klitoris büyüklüğünün testosteron seviyesiyle ilişkisi var. Penisle olan bir başka benzerliği daha… Menopoz sonrası kanda östrojen seviyesi azaldığı için genital bölgenin diğer kısımlarında gerileme olurken klitorisin büyüklüğünde hiçbir değişme olmuyor.
8. Asla yaşlanmıyor…
Klitoristeki kan dolaşımı onun sürekli şişmiş kalmasını sağlıyor; bu da kadının çoklu orgazm yaşayabilmesini mümkün kılıyor. Yani çoklu orgazm avantajı da klitoris sayesinde… Klitoris olgunluk seviyesine geldikten sonra yaşlanmıyor. Bu da, kadının yaşı kaç olursa olsun ister 55, ister 85, gençliğindeki kadar orgazm kapasitesinin mevcut olduğu anlamına geliyor.
9. Daha fazla zevk almanın yolu
Klitorisin uyarılması ve sekse hazır hale getirilmesi için ön sevişme gerekir. Klitoris için en iyi ön sevişmenin ne olduğunu duyunca şaşırmanız mümkün. Yürüyüş… 20 dakikalık orta tempolu yürüyüş kadınların genital bölgelerindeki kan akışını yüzde 168 artırıyor. Bu da cinsel uyarılmanın saatler sürmesini sağlayabiliyor. Önce yürüyüş sonra seks. Ne kadar egzersiz, o kadar sağlıklı klitoris…
10. Freud haksız: klitoris penisle eşdeğer
Bu yüzden ona “kadın penisi” de deniyor. Klitorisin penise biçim olarak benzerliği buna karşın küçüklüğü ve penisin yeteneklerinden yoksun oluşu kadınların gelişimini tamamlamamış zavallı erkekler olduğu yönünde tümüyle yanlış önyargılara yol açıyor. Yıllar boyu “şeytan memesi”, “yüz kızartıcı uzuv” gibi isimlerle anılıp; anatomi çizimlerinden çıkarıldı. Bizzat kadınların kendisi tarafından “erkek yapılı, zavallı bir artık” olarak tanımlandı. Halbuki penis gibi baş ve gövdesi bulunan klitoris onunla eşdeğer özelliklere sahip. Fakat sadece kadınların zevk alması için tasarlanmış bu mucizevi organ, aynı “bilinç” gibi görülen ve görülmeyen yanlarıyla bir buzdağına benzetiliyor. Klitorisle ilgili en bilinen söz Freud’a ait: “Klitoral orgazm olan kadın toydur, cinselliğini keşfedememiştir, cinsel olarak olgunlaştığında ise vajinal orgazmı öğrenir. Birleşme ile orgazm olamayan kadın frijittir.” Bilim Freud’u yalanlamakla kalmıyor, klitorise hakettiği saygınlığını da geri kazandırıyor.
11. Klitorisin bilimsel keşfi, ay’a yolculuktan 29 yıl sonra…
İnsanın Ay’a ilk ayak basması 1969’da. İnternet 1982’de keşfedildi. Klitorisin anatomik yapısının tümüyle ortaya çıkışı ise 1998. Yani kendimizi keşfetme yolculuğuna verdiğimiz önem pek çok şeyin gerisinde kalmış. Avusturalyalı ürolog Helen O’Connell, klitoral anatomiyle ilgili tüm inançlara meydan okuduğu çalışmayı 1998’de yayınladı. Klitorisin tam bir haritasını çıkaran O’Connell, bu organda penisten iki ya da üç kat daha fazla sinir olduğunu ortaya koydu. 2009’da Dr. Pierre Foldes, Dr. Odille Buisson’la birlikte kadın sünnetinin hasarlarını gidermek üzerine yürüttükleri çalışmada ilk defa klitorisin yukarıda izleyeceğiniz 3D ultrasonunu 2014’te çekti. Bu sayede bu tür bir işkenceye maruz kalan kadınların cinsel duyarlılıklarını geri kazanmasını sağlayan ameliyatlara imza atan ilk cerrah oldu.
12. Bir sanat hareketi: “Cliteracy”
Kavramsal sanatçı olan Sophia Wallace’ın Huffington Post’la işbirliği yaparak başlattığı bu sanat hareketi mitleri sorguluyor; cinsellik ve kadın bedeniyle ilgili önyargıları yıkmayı amaçlıyor. Klitorisin popüler kültürdeki eksikliğini, vajinanın bilim, din, sanat alanlarında bilerek yanlış temsil edilmesini, görmezden gelinmesini ya da yok sayılmasını kınamak ve kadınların erkeklerden aşağı olmadığını gösteren bulgulara dikkat çekmek için bu projeyi başlatmış. İnsanları bu konuda bilgilendirmeyi amaçlayan projenin ismi, “clitoris (klitoris)” ve “literacy (okuryazarlık)” kelimelerinin birleşmesinden oluşan bir kelime oyunu. Bu yazının ana görseli, “anatomik olarak doğru olan dünyadaki ilk ve tek klitoris heykeli” de sanatçı Sophia Wallace’a ait, heykeller, enstalasyonların yer aldığı serinin en dikkat çeken çalışması.
Klitoris Nedir Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder